Bazen ilk gördüğün anda hissedersin; o hep beklediğindir aslında...
Ne zaman yürekten üzülürüz ?
Her gördüğünde yaşadığın mutluluğa rağmen yanındayken hissettiğin uzaklığına mı; yoksa adını duyduğun an elinin ayağının dolanması, yanına giderken heyecandan kalp atışların saat kadranı gibi harekete geçse bile kimse anlamasın diye tam aksi rol yaptığında mı?
Ya da hiçbir şey yapmadığı halde sadece varlığına, hatta belki de elini tutacak kadar yakın ama kalbinin bu sıcaklıktan nasibini almamasına rağmen bir küçük mesajıyla bile mutlu eden o insanın gönlünde yer edemeyeceğin ihtimalini düşündüğünde mi? Belki de...
Herşey beklenti içine girildiği anda değişiyor aslında. Belki çok istememeli insan, belki de duygularını dile getirip büyüyü bozmamalı, veya arkadaşlığını...
Fakat dile ağır geliyor bi noktadan sonra duygular... Biriktikçe birikiyor.
Yazsan da, içinden bağırsan da; 'sevdiğin adamın' yüzüne söylemek kadar fayda etmeyecek, biliyorsun.. Ancak öncesinde hissettirdiği içi sıcaklık dolu mutluluklar için sitem edip söylenemiyorsun bile...
Karşı tarafın tutarsız hali harekete geçmeni her defasında engelliyor. Halbuki emin olamamak değil cesaret kıran; Kaybetme korkusu esas olan...
Sabretmeli insan, ziyadesiyle sabır göstermeli ve daima iyiyi telkin etmeli, inanmalı. Kendine de olacaklara da....
Sabrediyorum pek tabii, duygularımı belli etmemek için, ya da hissettirip tedirgin etmemek için...
Nasılsa bir gün geçer...
Öyle ya! elbet bir gün geçecek...
Ne çare ki hiç geçmiyor, geçecek gibi durmuyor da zaten...
Hatanın bende olması da mümkün tabii. Zira bu koca yükle elini taşın altına koymak kolay değil elbette; üstelik tünelin ucunda ışığı görmeyi bırak belki de tünel bile yokken...
Peki ya durum böyleyken, ve sen o'nu düşünüyorken o sana hiç o gözle bakmıyorsa? Peki ya herhangi biriyle bile sıradan bir muhabbeti seni üzmeye yetiyorsa?
Ve en nihayetinde bunları yüzüne söylemek değil de yazmak ne kadar doğru?
Ben; içinde 'sen' olan her an mutlu oluyorum. Seni göreceğim zaman kendimi kozasından çıkıp kelebek olmayı bekleyen tırtıl gibi hissediyorum. Ya da senden gelecek bir mesajı beklerken binbir senaryo yazıp kafamda kuruyorum bile...
Açıkçası burdan sonrasını nasıl bağlayacağımı hiç bilmiyorum. Ben seni hayatımın sonuna kadar yanımda yakınımda görmek istiyorum.
Şimdiye kadar isteyerek veya istemeyerek yaşattığın hisler öyle değerli ki!
Sana her ne kadar enteresan bile gelse hissettiklerimden ötürü hiç bir şikayetim de yok...
Herşey öyle güzel ki!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder